Mesajında, Atatürk döneminde Türk kadınının kazandığı haklara dikkat çeken Çiftçi, 1926 Türk Medeni Kanunu ile kadınların aile, eğitim, istihdam ve siyasette önemli yasal düzenlemelerle desteklendiğini belirtti. Türk kadınının birçok Avrupa ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkına kavuştuğunu ifade eden Çiftçi, “Türkiye Cumhuriyeti öncelikle bir Kadın Devrimidir” dedi.
Çiftçi, Atatürk’ün kadın hakları savunucusu olduğunu ve Milli Mücadele’de kadınların büyük katkılarını her zaman takdir ettiğini vurguladı. Ancak, Atatürk ilke ve devrimlerinden uzaklaşmanın bedelini özellikle kadınların ve tüm ulusun ağır ödediğini ifade etti. Buna rağmen, güçlü bir kadın dayanışmasının eşitsizlikleri aşmak için kararlılıkla yoluna devam ettiğini belirtti.
8 Mart’ın bir kutlama günü olmanın ötesinde, kadınların durumunu sorgulama fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Çiftçi, “Kadına saygıyı içselleştirdiğimiz bir yıl olsun. Çare Yeniden Atatürk Cumhuriyeti’dir” dedi. Mesajını, Atatürk’ün “Kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın” sözleriyle tamamlayan Çiftçi, tüm kadın emekçileri saygıyla selamladı.